Hükümet reel sektörü desteklemek ve üretimin artırılmasını sağlamak için son derece güzel bir sistem geliştirdi.
Bu sistemin kısaca adı KGF.
Yani, Kredi Garanti Fonu.
KGF ile devlet, teminat yetersizliği nedeniyle kredi alamayan KOBİ’lere ve KOBİ dışı işletmelere kefil oluyor.
Böylece özellikle finansman sıkıntısı çeken KOBİ’ler (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler) ve KOBİ dışı işletmeler yatırım veya işletme kredilerine rahatça ulaşabiliyor.
Hükümet bu fonu kurarken temelde iki şeyi amaçlamıştı.
Birincisi özellikle finansman sıkıntısı çeken KOBİ’lere kefil olarak bu sorunu çözmek. Böylece firmaların kredi maliyetlerini düşürerek rekabet gücünü artırmak.
İkincisi faiz oranlarının düşmesine katkı sağlamak.
KGF’nin bir diğer güzel tarafı ise bu desteğin çok büyük bir kısmını KOBİ’lere vermesi.
30.11.2017 itibariyle 364.025 adet işletme bu fondan yararlanmış.
Kefalet hacmi 199.500 milyona, Kredi hacmi ise 220.800 milyona ulaşmış.
Bugünlerde KGF bankalara yeni limitler tahsis etmiş.
Bankalar ise hükümetin bu sistemini nasıl ranta çevirebiliriz diye gece gündüz çalışıyorlar.
Zaten sıkıntısı olan ve bu kredileri kullanmak mecburiyetinde olan firmaları adeta sömürüyorlar.
Bunu nasıl mı yapıyorlar?
Birinci olarak KGF kefaletiyle kredi kullanan firmalardan, KGF’siz kredi oranlarının çok üzerinde faiz oranları alıyorlar.
Normalde aylık % 1,30 civarında oranlarla kullandırdıkları kredileri, KGF’den kullanan firmalara minimum aylık % 1,50 ile % 1,80 arasında faiz oranları ile kullandırıyorlar.
Bu da yetmezmiş gibi firmalara son derece ahlaksızca şartlar koyuyorlar.
Mesela kullandırılan kredinin 20-30 gün vadesiz mevduatta tutulması ve bunun için faiz talebinde bulunulmaması.
Bunun yanında KGF kullandırma şartlarına masrafsızlık paketi satın alma şartı koyuyorlar.
Bu paketlerin tutarı firmanın işlem hacmine göre değişse de 2.000 TL’den başlayıp 30.000 TL’yi bulabiliyor.
Bankaların Genel Müdürlükleri bu konuda şubelere korkunç derecede baskı yapıyorlar ve açıkça “bu KGF olayını fırsata çevirin şube karlılıklarınızı artırın”diyorlar.
Özellikle KOBİ’lerin birçoğu bankaların bu ağır şartlarını kabul etmek zorunda kalıyor.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, uzun süredir bankaları aşırı karlılıklardan dolayı eleştiriyor.
Son derece iyi niyetle geliştirilen KGF konusu da maalesef istismar ediliyor.
Bu konuda özellikle BDDK’nın denetimlerini artırması gerekiyor.
Yoksa ekonomimiz için bir sinerji oluşturan KGF’nin, bir hezimete dönüşme riski var.
Bir yanıt bırakın
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
WordPress Social Login is not configured yet.
Please navigate to Settings > WP Social Login to configure this plugin.
For more information, refer to the online user guide..